6 Haziran 2015

100 Happy Goat Days #Day8


Bu sabah pencereme vuran yağmur damlalarının sesiyle uyandım. Ah ne güzel diye yatakta miskin bir kedi gibi kıvrılırken aklıma terastaki çamaşırlar geldi. Jet hızıyla yataktan fırlayıp alelacele topladım hepsini. O esnada dirseğimi kapıya vurdum ama yine de yılmadım! Çamaşırlar olmasa o yataktan en azından 1 saat daha çıkmazdım. :) Baya mutlu uyanmıştım aslında. Yağmur sesine bayılırım çünkü. Gel gelelim tatlı tatlı yağan yağmur bir anda sağanak haline dönüştü. Şimşekler, yıldırımlar gırla. Gök gürültüsünden çok korkarım ben. Bir de böyle gökyüzüne daha yakın bir evde olunca sanki dibimde patlıyor gibiydi her şimşek. Baya korktum ne yalan söyleyeyim. 
Akşam için güzel planlarımız vardı. Bir arkadaşımızın doğum günü kutlamasına gidecektik. Herhalde gidemeyeceğiz bu gidişle diye düşünüyordum ki hava az da olsa düzeldi. En azından yağmur durdu. Biz de hazırlanıp çıktık. Koşuyolu'nda Kirpi isimli bir kafeye gittik. Nezih, hoş bir yerdi. Yeni insanlar tanımak çok keyifli bir şey. Bu akşam bir sürü yeni insan tanıdım. Herkesin ayrı bir hikayesi var. Ve bu bilinmezlik hoşuma gidiyor çoğu zaman. Günün mutluluk sebebi de bu olsun. :)
*Alttaki fotoğraflar da bu akşamdan.




5 Haziran 

Day 8

2 yorum:

  1. Bayıldım fotoğrafa. Tam ev keyfi hali. Kadraja ne çok şey sığmış: karşı damlar, teras, bulutlu gökyüzü, yağmur ve kitaplar.

    YanıtlaSil

Firefly Lane övmek için geri dönmüş olabilir miyim?

Açtım beyaz bir sayfa başladım yazmaya. Seni çok özledim canım blog. Bu yazı nasıl başlar neye evrilir bilmiyorum. Tam şu anda geçen hafta b...