Bloğuma not düşemediğim bu süre zarfında hayat akıp gitmeye devam etti tabi. Hem de ne hızla.
Bu süreçte neler oldu pekii?
Drama kursuna başladım ama sonrasında saatlerimin tam uyumlu olamaması nedeniyle devam ettiremedim. Hocamla konuşup 2. dönem katılabileceğimi söyledim.
Bir ara hafta sonu sabahları bolca yürüyüş yaptık. Açmayı görmezden gelin lütfen bir seferlik bir şeydi sadece. :)) Şimdi o yürüyüşlere ara verildi ama tez vakitte tekrar başlanacak.
Bu yaz hayatımın en düğünlü yazıydı. Bir de fotoğrafçı olarak ilk düğün çekimi deneyimimi yaşadım. Validebağ korusunda yaptık çekimleri. Değişik bir deneyimdi. Gelinle damadımız da memnun kalmıştır umarım heheh. :)
Kuzguncuk yine en sevdiğimiz yerlerden biriydi. Özellikle Kuzguncuk'taki Galette'nin müdavimi olduk desem yeridir. Hem sahibesi çok şeker ve misafirperver hem de her şey aşırı lezzetli ve taze. Kuzguncuk'a yolunuz düşerse mutlaka uğrayın derim. Limonlu birşeyleri var adını unuttum ondan ve çikolatalı şekerpareden yemeyi de ihmal etmeyin. :) He bir de böyle güzel mekanlara sevdiğiniz arkadaşlarınızla gidiyorsanız değmeyin keyfinize.
Polonezköy'de baş başa doğayla iç içe harika bir gün geçirdik erkek arkadaşımla. Polina'da güzel bir kahvaltı ardından bolca yürüyüş, yeşillikler içinde, gürültüden uzakta hayallere daldık, müzikler dinledik. Arada böyle kaçışlara hepimizin ihtiyacı var bence. Kadıköy'den kalkan otobüslerse gidilebiliyor buraya. Günde 4 sefer oluyordu sanırım. İett'nin sitesinden bakabilirsiniz.
Beylerbeyi'nden Kuzguncuğa gideriken böyle tatlı bir geçit var çok güzel bir tünel. Eskiden kapalıymış. Tünelin girişinde taş duvarlar nedeniyle kendimi İtalya'da gibi hissettim. Eski bir kale duvarının dibinde görülmeye değer bir yer. Fotoğraftaki evin girişini de özellikle çektim tam da hayalimdeki gibi bir evdi çünkü. :)
Kapanışı da tatlı kediciklerimle yapayım. Kekik ve cacık hanım. Kekik hanımı zaten görmüşsünüzdür daha önceki yazılarımda ama cacık hanımefendi ailenin yeni üyesi. Çoook şımarık bir kedi. Bakmayın burada böyle uslu uslu uyuduklarına birbirlerine alışmaları epey uzun zaman aldı. Hala da çalkantılı bir ilişkileri var. Bir tek uyku modundayken sakinler. Yoksa Kekik tıslıyor cacık onu ısırıyor evde deli gibi koşturuyorlar. Bana da eğlence çıkıyor izlerken. :)
Kısa kısa geçen günlerden bahsettim yani aslında başka başka şeylerde vardır elbet ama minik bir özet olsun bu tadı damakta bırakan cinsten. :) Bu arada ufak da bir haber vereyim hala vizemiz çıkmamış olsa da bize ecel terleri döktürse de eğer vizelerimiz çıkarsa erkek arkadaşımla Cuma günü Budapeşte'ye gidiyoruz. Oradan da ver elini Prag. Hala inanamıyorum çünkü vizelerimiz ortada yok. :)) Sonraaa dün yeni bir ev tuttum. Artık Çiçekçi güzel bir anı olarak hafızalarımızda yer alacak. Şu anki evimden daha az merkezi ama iş yerime daha yakın güller içinde tatlı bir evde yaşayacağız biz. Taşınma sürecinde bahsederim belki tekrar. Şu önümüzdeki 2-3 hafta benim için inanılmaz yoğun geçecek. İyi dilekleriniz benimle olsun. :)
Şimdilik benden bu kadar. Sizde ne var ne yok bakalım?
Keyifle,
Mutlu keçi
Gerçekten bu yazıyı okumaktan keyif aldım. Yürüyüşler, geziler, doğa ve tarih iç içe ve içinde en önemlisi samimiyet duygusunu bize taddırdığınız için teşekkür ederim. Blog yazıları dünyaya açılan yeni pencerelerdir. Bir kişi dahi memnun ve mesud olsun yeter bize. Hakkınızda herşey güzel olsun. Hayırlı olsun.
YanıtlaSilNe tatlı fotoğraflar yine.
YanıtlaSilBen de blogumu ihmal ediyorum bu ara, yazasım da çok var halbuki!
Vizeniz umarım çıkar, sizinle gezmek pek keyifli oluyor çünkü ihihih :)
Ahahhaah Cacıkı yeröm <3
YanıtlaSilharika bir yazı :) kedilerinize bayıldım =) sevgiler
YanıtlaSilMerhaba, Çok güzel bir sayfanız var..Blog dünyasına yeni adım attım. Beni takip edin lütfen:))
YanıtlaSilSevgiler,