29 Ekim 2015

Mutlu Keçi Dönmüs Diyollağ!

Hey, hey, hey!!!

Ben geldim sonunda evet gelebildim. Çok çok çok özledim yazmayı. Bloğum için bir şeyler planlamayı da çok özledim. Neredeyse 1,5 ay olmuş yazmayalı. En son 9 Eylül'de yazmışım iki üç satır bir şey. 

Bu kadar süredir ne yapıyordun diyenler için; sıkı takipçim iseniz tumblrda biraz bir şeyler yazmıştım bu konuyla ilgili ama bloğumda bu konuya hiç yer vermedim tabi ki. O yüzden hemen kısa bir özet geçiyorum. 

Evet, sonunda taşındım ve kendime uygun bir ev bulabildim. Çatı katı dairemi ne kadar sevdiğimi bilmiyor olamazsınız sanırım. Zaten yaz döneminde oldukça da keyfini çıkarttım evin. Özellikle akşamları hava karardıktan sonrası inanılmaz keyifliydi. Canı sıkıldıkça gökyüzüne bakan biri olarak tam da benim zevkime hitap eden bir yerdi. Ancak yazın çok sıcak kışın da çok soğuk olması durumu pek benlik bir şey değildi. (Kışları çok üşürüm evet!) Kaldı ki zaten geçici süreliğine yaşadığım bir yerdi.
Her neyse şu an taşındığım yer ise tamamen tesadüfen karşıma çıktı. Başka bir ilan için bir emlakçıyı arayacaktım, yanlışlıkla şu an evi tuttuğum emlakçıyı aradım ve olaylar gelişti diyelim. :) Memnun muyum diye soracak olursanız, evet, epey mutluyum. Bazı dezavantajları olsa da huzurluyum evimde en önemlisi de o. Bir de ev arkadaşı sorunsalı ile uğraşmak zorunda kalmadım. 2balık1kedi şakayla karışık erkek arkadaşın ile tutsan ya demişti zamanında. O zaman imkansız gibi gelmişti ama imkansız diye bir şey yoktur tezini bir kez daha hatırlattı sağ olsun hayat bana. Çok tatlı bir semtte şirin bir ev tuttum özetle sevgili arkadaşlar. :) Zaten ilerleyen günlerde bolca fotoğraf göreceksiniz. 

Taşınma faslı o kadar uzun sürdü ki üf bitmek bilmedi. Ailelerin de desteği ile tatlı tatlı eşyalar aldık. Eksiklerim var hala tabi ki ama çoğu şeyi aldım ihtiyacım olan ve tamamen kendi zevkime göre yaptım her yeri mis gibi abartısız bir şekilde.  Ben ev konusuna hiçbir zaman sadece gelip uyunacak bir yer gözüyle bakamadım. Yani tabi ki uyuyacağız ama neticede otel de değil yani kaldığın yer. "Yaşayan" bir ev olmasını istiyordum. Bence çok da güzel oldu. :) Renkli renkli yine her şey. Ama bu sefer bir miktar daha yumuşak tonlar oldu gibi. Evi ve eşyaları taşıdık evet ama benim tam anlamıyla toparlanmam ancak geçtiğimiz hafta gerçekleşebildi. Ben de sırada kafamdakileri toparlamak var diyerekten soluğu burada aldım.


Üzücü konulara hiç girmek istemiyorum aslında ama epey zamandır içimi sıkan hala da sıkmaya devam eden gelişmeler yaşanıyor ülkemizde. O kadar şey olup biterken de mutlu günlere devam edip etmeme konusu kafamda bir soru işareti olarak duruyor. Yarım bırakmak da istemiyorum aslında. Kafam karışık o yüzden. Belki sadece günlük gibi devam ederim.

Bloğumun temasını da değiştirmek istiyorum. Biraz yenilik yapmanın zamanı geldi. Zaten izlediğim film-dizi sayfalarını da güncellemem gerekiyor. Yazmayı o kadar çok özlemişim kii durduramıyorum kendimi. Yazılarımı kimler özledi bakalım, elleri görelim? :)

Bu arada yazının sonunda bir miktar görsel ekleyeceğim. Bloğumdan ve sizden ayrı kaldığım süreçte neler yapmışım bir görelim. Her konuyu bu yazıya sığdırmaya çalışmıyorum. Örneğin odamın yeni hali bir sonraki yazının konusu olsun. Bu konuda tumblr'da epey soru alıyorum. İnstagram'dan takip edenler görmüştür gerçi ama burada da detaylı bir yazı hazırlayacağım. Bulduğunuz güzel dekorasyon fikirlerini de yazabilirsiniz hem bana. Bunun dışında bahsetmek istediğim diziler filmler var size. He bir de geçtiğimiz hafta sonu oyuncak müzesine gittik, onu da diğer yazımda yazacağım. Zaten bugün ve yarın tatil olduğu için vakit de yaratabilirim yeni yazı için. Şimdilik sözü fazla uzatmadan sizleri birkaç fotoğrafla baş başa bırakıyorum. :)

Sevgiler,
Mutlu Keçi






























Not 1: Kekik hanım (erkek arkadaşımın kedisi) artık benimle yaşıyor. Evde tatlı-şımarık bir kedim var anlayacağınız üzere. :)
Not 2: Fotoğrafların sırası epey karışık. Özetlemek gerekirse içinde bir miktar İkea, bir doz İstanbul Bienali ve birazcık da alışveriş barındırıyor.
Not 3: Gilmore Girls'ü yavaş yavaş özellikle yemeklerimi yerken keyifle izliyorum. Ama bu aralar favori dizilerim başka.
Not 4: İyi ki sonbahar geldi değil mi? Bayılıyorum bu havalara.
Not 5: Fonda şu an Jack Johnson Imagine çalıyor inceden inceden.

İyi geceler ^_^

14 yorum:

  1. hoşgeldiin!! ben özledim seni de yazılarını da!! <3
    fotoğrafların bir kısmı instagramdan tanıdık geldii:D hepsi çok güzeller..
    taşınmaca işleri hep zordur amaa iyi iş çıkarmışsın bence:)
    o zamaan dizi önerilerini sabırsızlıkla bekliyoruum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkür ederimm. :) dizi önerileri gelecek elbet. :)

      Sil
  2. Yeni evin şans bereket getirsin :)

    YanıtlaSil
  3. yeni evin hayırlı olsun, güle güle otur Mutlu Keçi. Ev aramak çok zordur çok yıpratıcıdır, taşınmak da. Yazmayınca yazılarını özlüyorum onu da söyleyeyim öyle kaçayım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok sevindim yazılarımın özlendiğini duyunca. ev taşımak cidden zor aramak daha da zor. neyse ki geçti o günler. :)

      Sil
  4. Ay süper, yeni ev yeni eşyalar, her zaman çok heyecanlandırmıştır beni! 1 sene önce ben de tepeden tırnağa evimin içini boyayıp, tüm eşyalarımı (abartmıyorum - sadece baza kalacak şekilde) çöpe atıp, yeni bir yaşam alanı yaratmıştım kendime! Tabi yapış hikayem seninkinden biraz daha farklı ama tebdil-i mekanda ferahlık vardır. Elinden çıkan her emek, akşam eve döndüğünde seni çok mutlu ediyor, güle güle yaşayın ponçik kedinizleee < 3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kesinlikle öyle. yaşam alanı denilen şey çok önemli. evde huzurlu bir ortam yaratmak. ferah ferah mis gibi. sen de iyi yapmışsın. kekik hanım'dan öpücükler. :)

      Sil
  5. yeni evinde güle güle otur :)

    YanıtlaSil
  6. Yaa pek özlemişim yazılarını sakın ara verme lütfen :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bahçe cücesi çok sağol, ben de senin yazılarını özlüyorum. :)

      Sil
  7. Hoşgeldin:)

    Yazılarını okumak çok tatlı, sevindim dönüşüne. And I love Lorelai!

    YanıtlaSil
  8. Harikasın..özlemişim :)

    YanıtlaSil

Firefly Lane övmek için geri dönmüş olabilir miyim?

Açtım beyaz bir sayfa başladım yazmaya. Seni çok özledim canım blog. Bu yazı nasıl başlar neye evrilir bilmiyorum. Tam şu anda geçen hafta b...