14 Mayıs 2015

Film meydan okuması (23, 24, 25, 26)

Kaldığımız yerden devam ediyorum...

23. Gün : En sevdiğiniz film kahramanı?

Bu soruyu çok düşündüm. Aklıma birden çok yanıt geldi ama cidden hangisini çok seviyorum karar veremedim. Birini digerinden daha cook sevdiğim söylenemez. Sevdiğim karakterlerden biri Amelie mesela. Bir diğeri Beetlejuice filmindeki Micheal Keaton ve Winona Ryder'ın canlandırdığı karakterler.  Sonra Harry Potter'dan Hermione Granger ve Sirius Black var. Ne bileyim daha çok var aslında. :)
Esasında bir gün filme çekilecekse şimdiden söyleyeyim Ejderha Mizragi serisinden Rastlin Majere ve Tasslehoff Burrfoot en en sevdiğim karakterler olacak. O zaman bu soru için çok düşünmemiş olurdum. :)

Beetlejuice - Lydia
Bu arada üniversitedeyken fotoğraf kulübümüzün bir partisinde 90'lar konsepti yapmıştık. Biz de erkek arkadaşımla şöyle bir şeyler giymistik. Ve çok da eğlenceli fotoğraflar çekilmiştik. :)

Üzerine tıklayınca net hali gözüküyor sanırım. 

Bu fotoğrafı gören çoğu kişi de bizi Beetlejuice filmindeki ölü çifte benzetmişti. :)) Buyurun bu da filmdeki halleri.


Aklıma geldi birden böyle bir detay veriyim dedim hahah özledim galiba o günleri. :) Neyse devam ediyorum.

24. Gün: Favori belgeseliniz?

Belgesel sevmiyorum, sevemiyorum. Önyargılarımı kıramadım hala bu konuda.:(
Çok bir seçeneğim yok bu konuda o yüzden izlediğim azca belgeselden aklıma ilk geleni söylüyorum.
Ashes and Snow, Gregory Colbert isimli Kanada'li fotoğrafçının uzun yıllar süren çalışmalarının ürünü harika fotoğraflardan oluşan tam bir görsel şölen. Özellikle anlatıcının sesi ve müziklerle harmanlaninca çok etkileyici bir şey çıkmış ortaya. Fotoğrafa da ilgiliyseniz çok hoşunuza gidecektir diye düşünüyorum. İzlerken ve söylenilenleri dinledikçe bolca sorgulama yaşayabilirsiniz kendi içinizde benim gibi.



Daha fazlası için buraya tık.

25.Gün: Kimsenin seveceğinizi düşünmediği ama sevdiğiniz bir film seçin.

Bu soruyu sevemeyeceğimi düşündüğüm ama sevdiğim filmler diye değiştirmek istiyorum. :) Oldum olası siyah beyaz eski filmleri izleyememisimdir. Yani aslında çok güzel filmler var biliyorum. Hem de çok çok iyi yönetmenlerin en kült filmleri filan. Ama yok izleyemiyorum. Aldığım kararlar da çöpe gidiyor böylece. Ben de artık kendime baskı yapmamaya başladım bu konuda. Zamanı gelecektir o filmlerin de diyorum. Neyse işte ben böyle düşünürken tesadüfen izlediğim ve sevdiğim eski filmler var. Mesela Persona, mesela Sunset Bulvarı bunlardan bazıları. Cidden çok güzel filmlerdi. Zaten Bergman sinema dünyasının mihenk taşlarından. En azından Bergman filmi izlemedim demem. :)

Persona 
Sunset Avenue


26. Gün: Kirli zevkiniz olarak nitelendireceginiz bir film seçin. 

Bazen canınız böyle sadece size hoşça vakit gecirtecek ama çok fazla bir şey vermeyen bir nevi çerezlik diyebileceğiniz filmlerden çekebilir ya işte benim kirli zevkim de bu. :) Arada izliyorum ama üzerine konuşacak ya da birilerine önerecek bir durum olmuyor ama izlerken eğleniyorum, mutlu oluyorum filan.  :) Aslında çoğu kişi de izliyordur böyle şeyler herhalde bilmiyorum. Mesela The Perfect Man bunlardan biri. Can sıkıntısına iyi geliyor test edildi onaylandı. :) 


Şimdilik bu kadar. İzmir'de havalar çok sıcak ben de epey rahat günler geçiriyorum burada. İstanbul'u özledin mi derseniz ıhh henüz değil. :)

Sevgiler
Mutlu keçi



4 yorum:

  1. Fotoğrafınız çok tatlı kii :)

    YanıtlaSil
  2. vaay fotoğrafa bayıldım:) aynısınız.:D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hehe biz de yorumlardan sonra fark etmiştik bir andirma durumu söz konusu olmuş. :)

      Sil

Firefly Lane övmek için geri dönmüş olabilir miyim?

Açtım beyaz bir sayfa başladım yazmaya. Seni çok özledim canım blog. Bu yazı nasıl başlar neye evrilir bilmiyorum. Tam şu anda geçen hafta b...